Bugünlerde idol yıldızlar heryerde.Sadece şarkı söylemiyorlar aynı zamanda rol de alıyırlar.Her ikisi için de yetenekleri ve becerileri var.Bugünlerde, idol yıldızlar müzikal aktiviteleri olmadığı zamanlarda küçük veya büyük ekranlarda yüzlerini gösteriyorlar.Ve FTISLAND üyesi Lee Hong Ki de onalrdan birisi.En son ''Rocking On heaven's Door'' isimli bir filmde başrol bile oynadı.Popülritesi sağolsun, filmi Japonya'da da gösterime girdi.Ama bu noktada idol yıldızlar yeterli yetenek ve becerileri olmadan sadece ünlü olma satütelerine güvenerek onu bunu deniyorlar diye düşünebilirsiniz.Ve bir bakıma bu tarz bir epki normal çünkü bunu destekleyici birçok kanıt baabında olaya şahit olduk.Peki Lee nasıl farklı?
Eğlence sektöründe ilk olarak çocuk dizileriyle başladı.Ve şans eseri şarkıcı oldu.Ondan sonra, bir idol rock grubunun vokalisti olarak popülerlik akzandı ve olabildiğince dizilerde rol aldı.Ayrıca eğlence dünyasının programlarında sergilediği dürüst ve gamsız tavırlarıyla ilgi topladı.Kendisiyle ilgili internet üzerinde yapılan negatif yorumlarda dahi oldukça cesur, öyle ki önce o yorumlardan bahsediyor ve daha sonra bunlara gülüp geçiyor.Dahası, Lee idol yıldız olmayan bir idol olarak da adlandırılabilir.Gençken yapmak istedikleriyle anılamamış olabilir ama şimdi, herşey nasıl yapılır biliyor ve şarkı söyleme ve oyunculuk için deliriyor.İşte değişimi bu şeklde oldu.İşte bu yüzden o tipik idol tanımlamasına artık uymuyor.
Soru:Filmlerde boy gösterme konusunda birkaç fırsat elde etmiş olmalısın.Çocuk oyuncu olarak başladın ve şarkıcı olarak çıkış yaptıktan sonra dizilerde rol aldın.
HK: Aslıdna senaryo geldi mi gelmedi mi bend e bilmiyorum.Bu filmde bile bir gün geldi şirket elime senaryoyu tutuşturdu.İşte buraya bu şekilde geldim.
Soru:İlk başta bunu yapamayacağını söyşemedin mi? Ama sorna yapmaya karar verdin? Bunun bir sebebi olmalı.
Lee: Birşey hissettim.Düşkünler evi ile ilgili bilgilere ve senaryoya birkaç defa baktıktan sonra hissettim bunu.Hayatımı bu şekilde sürdürmemeliyim diye düşündüm ve ayrıca ailemin ve arkadaşlarımın ne kadar kıymetli olduğunu farkettim.Ve bu proje tamamen bittikten sonr bu his daha çok büyüdü.
Soru: Ama filmde bir idol yıldız rolünü üstlendin,ki bu da herkesin gözünde ''kolaycı seçim'' olarak görüldü
Lee: Ben de başında tam öyle düşündüm.Zaten geri çevirmemin sebebi de oydu.Ve ayrıca daha önce oynadığım bir karakter.Ama sonucu ne olursa olsun, bunun benim açımdan kişisel olarak anlamlı olduğunu düşünüyorum.
Soru: Aslında bir bakıma oyunculukta iyi de olsan kötü de olsan bir şekilde işin ucunda eleştirlmek var.İyi olursan, insanalr bunun zaten kendini oynadığından olduğunu söyleyecek ve kötü olursan,tipik idol diyecekler.
Lee: (gülüyor) Ama bence yönetmen Chhong-eui karakterini oynamam hususunda bana iyi rehberlik etti.Eğer tüm deneyimimi kullansaydım, karakterim çok nefret edilesi ve sinir bozucu bir yöne gidebilirdi.Başta ne kadar asi olduğunu göstermenin iyi olacağını düşünmüştüm ama yönetmen bana ''Choong-eui saf ve masum bir yüreğe sahip çevresi onu asi yapıyor'' dedi.Ve bunun ötesinde ondan nefret eder hale gelmemeliydi.Filmin başındaki kulüp sahnesinde yönetmen beni istediğimi yapma konusunda özgür bıraktı.Ama sonra en sonunda bana biraz ağırdan almamı söyledi.(gülüyor) Bunlar benim başta yapması kolay olacağını düşündüğüm şeylerdi ama şaşırtıcı şekilde zor olarak sonuçlandı.
Soru: Ama benzerlikler var değil mi? Gerçek hayatta bir idol yıldızsın ve filmde de idol yıldızı oynuyorsun.
Lee: Kesinlikle doğal bir şekilde yansıttığım şeyler oldu.
Soru: Şu an bir idol yıldızsın ama eğlence sektörü kariyesine çocuk oyuncu olarak başladın.Ve eminim hayranların bunun nasıl olduğunu biliyor ama hala birçok insan bilmiyor.O yüzden bu süreç nasıl ilerledi bize anlatır mısın,çocuk aktörlüğünden bu yana?
Lee: Küçükken geniş bir ailem vardı ve o zamanlar dayım moda modeliydi.Sanırım ben ilkokula gitmeden önceydi ve gözümde hep o her akşam garip saç şekliyle gelişi vardı.O yüzden sanırım ne yapıyor ki diye sordum.Ve işte o zaman annem ve dayım beni bir moda gösterisine götürdü.Ama orada biri tarafından farkedildim ve reklam çekimleri yaptım ve moda gösterilierinde de yer aldım.Sonra biri oyunculuk yapmamı önerdi dolayısıyla olaylar böyle başladı.
Soru: Seni böldüğüm için özür dilerim ama öyle görünüyor ki annenin de bu sektöre ilgisi varmış dayının model olmasından kaynaklı olarak.Seni bir çocuk olarak oraya bir moda gösterisine götürmek ve oyunculuğuna izin vermek- önünde sonunda bunlara izin vermesi gereken tek kişi de annendi.
Lee:Bunun da ötesinde çok küçük olmamdan kaynaklı olarak ne istersem yapmama izin veriyordu.Bir keresinde piyano dersleri almaya gittim ve bir hafta sonra bıraktım.Çünkü o zamanalr piyano sesinden nefret ediyordum.Ve sonra tekvando öğrenmek istediğmi söyledim, ki olay 6-7 yıl öğrenmemle sonuçlandı.Ben kendi istediği alanda çok çalışacak yapıda biriyim.Ve bence annem de bunu biliyordu.
S: Anlıyorum.Lütfen oyunculuğa geçiş hikayeni anlatmaya kaldığın yerden devam et.
Lee:Tabi, aslıdna oyunculuğa başladım ama hayatımın en fırtınalı dönemine denk geldi, hani şu herkesin geçirdiği dönem.Ergenliğe girince oyunculuğa ara vermeyi dşünmeye başladım ve sadece hayatımın tadını çıkarmak istedim.Ve çıkardım da hem de çok.O zamanlar karaoke odalarına da çok giderdim ve şarkı söylediğimde arkadaşlarım bu işte iyi olduğumu söylerlerdi.Ben de düz hesap iyiyim diye düşünüyordum ama nasıl olduysa müzikle ilgili bir şirketten telefon aldım günün birimnde ve seçmelerini geçtim.
S:Tüm bu yolu çok şanslı bir şekilde almışsın.Bazıları başaramıyor ne kadar deneseler de.Yeteneklerinle bile oldukça şanslı gibi görünüyorsun.
Lee: Fal baktırmaya gittiğimde bile bu sektörde çalışmaya karar vermeseydim bile 51'imden sonra bile şans hayatımda olurmuş.
S:Bir bakıma burdan benim çıkarımım aslındaa oyunculuğa da şarkıcılığa da çok sevdiğin için başlamadığın.Peki ya şimdi?
Lee: Şimdi bu iş için deliriyorum.Tek varlığım.Allah'tan bu fırsatlar bbana verilmiş ben gençken ve bence şans hep benimle kaldı.Yeteneklerimin de buna yardımı oldu diye düşünüyorum.
S: Filmler hakkında
konuşmaya geri dönelim. Bir şarkıcıya karşı bir aktör olarak hayranlarınla
buluştuğunda nasıl hissediyorsun?
Lee: Onlarla
şarkıcı olarak buluştuğumda kendimi biraz daha rahat hissediyorum. Aktör olarak
ve bir filmle (buluştuğumdaysa da) bir şekilde garip ve mahçup hissediyorum. Bu
benim ilk filmim olduğu için de olabilir diye düşünüyorum. Fakat her zaman
farklı rollerde oynayacağım için her zaman bu şekilde hissedeceğimi
düşünüyorum. İşte bu yüzden bu film için olaşacak tepkiyi görmek için ben de
sabırsızlanıyorum. Şarkıcılar olarak her zaman yeni şeylerle ortaya çıkmaya
çalışırız. Ama her şekilde şarkı söylüyoruz. Bu yüzden bu ikisi (şarkıcılık ve
oyunculuk) biraz faklı görünüyor.
S: Peki, filmin beyaz
perdede. Bir hayran tarafından özellikle hatırladığın herhangi bir tepki var
mı?
Lee: Yaşlı bir kadının
verdiği bir tepki vardı. Belli ki filmi izlemeye gitmiş ve bir engelli insanlar
organizasyonundan insanlar da oradaymış. Yaşlı kadın bu organizasyondan birçok
insanın ağladığını ve filmi tam anlamıyla benimsediklerini söyledi. Kalbine
dokunduğum için minnettar olduğunu filme ikinci kez gittiğini söyledi. Bu
yüzden yaşlı kadının söyledikleriyle övünerek dolaşıyorum. (Gülüyor)
S: Oyunculuğunu nasıl
puanlardın? Ayrıca bu filmde rol aldıktan sonra eksikliğinin ne olduğunu hissediyorsun?
Lee: Ben filme 9.5 puan ve oyunculuğuma 5 puan
verirdim. Aslında ilk filmim olduğu için üzerimde çok baskı hissettim. Ama çocuk oyuncu olarak edindiğim alışkanlıklar
gün yüzüne çıkmaya devam etti. Bence işte bu yüzden insanlar bölümlerde
sevimsiz göründüğümü söyledi. Düzeltmeye çalışıyorum fakat bu hiç kolay değil.
Yönetmen sayesinde en azından karakterimin duygularını iyi ifade ettiğimi
düşünüyorum. Ah ve başka bir şey daha: İyi karaktere oranla kötü karakterin
bana daha çok uyacağını düşünüyorum.
S: Film Japonya’da da
gösterime girecek.
Lee: Haziranın
7’sinde. Ayrıca bu tarih Kore’de şarkıcı olarak sahneye ilk çıkışımın da
tarihi. Bu günü asla unutmayacağım.
S: Filminin
Japonya’da gösterilecek versiyonu için final şarkısını senin yazıp
bestelediğini duydum. Müzikali bu filme
ne kadar kattın?
Lee: Kore’de
yayınlanacak versiyonu için hiç müzikal katmadım. Film için “Jump” adlı bir
şarkı yazmaya çalıştım fakat bunu zamanında yetiştirmek imkânsızdı. Ben de
tamamen şarkı söyleyip gitar çaldığım sahnelere odaklanmam gerektiğini
düşündüm. Bu film için her şeyden çok oyunc uluğuma odaklanmak istedim. Çünkü
müzikal yeteneklerimi başka yerlerde sergileyebiliyorum.
S: Peki, sen ve
grubun FTISLAND Japonya’da çok tutuluyor. Bu yüzden film Japonya’da da
yayınlanacak. Fakat ben bir Japon şirketinin de yatırım yaptığını duydum. Bu
nedenle bazı insanlar bu filmi tamamen senin popülerliğine dayanarak bir film
olarak görüyor. Bunun hakkındaki düşüncelerin neler?
Lee: Bu bana
çokça sorulan bir sorun. Aslında cevabını bilmiyorum. Son zamanlarda bunu
duymaya başladığım için gerçekten böyle olup olmadığını merak ettim. Ama benim
için filmin ta kendisi endişe konusu oldu.
S: Ama yine de böyle
bir algı ve yanlış anlama sana zarar vermiş olmalı.
Lee: Evet. Fakat
bazen “Gerçekten de Japonya’da bu denli sevilen biri miyim?” diye merak
ediyorum. Bu beni düşünmeye zorluyor.
S: Şarkı söylemek ve
oyunculuk ile ilgili temel endişelerin neler?
Lee: Müzikte
endişelerimi giderecek noktaya ulaştım. Geçmişte müziği müzik yapmak için
yapıyordum. Ama şimdi sevdiğim ve yapmak istediğim müziği yapmak için
uğraşıyorum. Birçok şarkı yazıyorum ve tabi bir sürü üzerinde tartışmalarımız da oluyor.Müzik
yapmaya devam etmek ve pişmanlık duymayacağım müziği yapmak istiyorum. Öte
yandan yine oyunculuk açısından öğreneceğim çok şey var.Ben endişeleri olacak noktada bir insan değilim. Yeni başladım ve öğrenmeye devam etmem gerekiyor.
Tek istediğim şey çekici ve renkli biri olmak. Çok çalışmam gerekecek.
S: Şarkı söylemek ve oyunculuk iki farklı endüstri gibi görünüyor olsa
da birbirlerinden ayıramayız.
Lee: Doğru. Müzik ve film pek çok yönden
birbirine bağlıdır. İkisi de duyguları iletmek üzerine. Fakat müziğin aksine
oyuncular kısaca başkalarının hayatını yaşayarak bu duyguları gösteriyorlar.
İşte bu yüzden kendi deneyimlerim kadar her şeyi de temek almak istiyorum.
İster şarkıcılıkla olsun ister oyunculukla.
S: Tecrübenin önemli
olduğunu söylediğinden beri hiç senin için özel olan birisinin gitmesine izin
vermek zorunda kaldın mı? Filmdeki karakterin Choong-eui’nin yaptığını gibi?
Lee: Ortaokuldan
yakın bir arkadaşım grubum FTISLAND’la ilk kez sahneye çıkacağımız gün
motosiklet kazasında öldü. Arkadaşlarımın
yarısı cenazeye giderken diğer yarısı da bizi dinlemeye
geldi ve bu bana sahneden indiğimde anlatılınca ağladım. Sadece ağladım. Arkadaşlarım
şarkı söyleyemem diye endişe ettikleri için performanstan sonra söylemişlerdi. Birkaç
gün önce ölüm yıldönümüydü. Son zamanlarda çok özel biri… Söyleyemeyeceğim bir
şey tekrarladı. Her neyse birinin gitmesine izin vermek son derece garip ve
inanılmaz. Bu konu hakkında çok düşündüm.
S: Ufaklığından beri ünlüysen sence de okul konusunda sence de yeterince deneyimli değil misin?
Lee: Daha önce de
söylediğim gibi gençliğim çok fırtınalı geçti. Çünkü yeterince tecrübeliydim.
Ortaokuldayken arkadaşlarımla çok fazla takıldım ve yarı zamanlı işlerde dahi
çalıştım. Yaşıma göre çok fazla tecrübe kazandığımı düşünüyorum. Ortaokuldayken
takıldığım arkadaşlarımla hala arkadaşız. O zamanlar çok fazla zaman yoktu
fakat eğlendiğim çok olay ve çok fazla anım oldu. tabii ki ben de bazı
sorunlara neden oldum. Fakat pişmanlık duymuyorum.
S: Oyuncu olarak değil de şarkıcı olarak başarılı olmak
istediğin hakkında çok şey duydum.
Lee: Oyunculuk söz konusu olduğunda
hala acemiyim. Daha çok şey öğrenmek ve daha çok şey hissetmek istiyorum.İşte oldupum nokta.
S: Ama başarmak istediğin özel bir şey yok mu? Cannes’de
ödül almak gibi?
Lee: (Gülüyor.) Busan
Uluslararası Film Festivali giderek başlamak istiyorum.
S: Vampir rolünde oynamayı denemek istediğini söyledin.
Lee: O tür filmleri
sevdiğimden beri denemek istediğim için söyledim. İnsanlarım hakkımdaki
düşüncelerine ters düşecek rollerde oynamayı gerçekten istiyorum.
S: Ama insanların hakkındaki düşüncelerini kullanmak da
önemlidir. Hala bunu beceremez görünen bir sürü ünlü var.
Lee: Evet ama şuana kadar
böyle benzer rollerde oynadım. Başka bir ünlü idol rolü verilmediği sürece
mutlu olacağım. (Gülüyor.) Çok fazla değil, sadece biraz farklı olabileceğim
bir rolde oynamak istiyorum.
S: Şarkıcılık ve oyunculukta iyi olmak istediğini
söyledin. Ama eminim ki sen herkesten daha fazla bunun ne kadar zor olduğunun
farkındasındır.
Lee: Benim söylemek istediğim
ikisini de seviyorum ve aralarında seçim yapamıyorum. İkisinde de iyi olmanın
zor olduğu konusunda seninle hemfikirim. Ne yalan söyleyeyim birinde bile iyi
olmak zor. Fakat ben rol yaparken oyunculuğa, şarkı söylerken şarkıcılığa
odaklanıyorum.
S: Ne zaman seni
televizyonda görsem tipik idollerde olmayan kaygısız bir havan var.
Çocukluğundan beri bu endüstride olduğun için olabilir mi?
Lee: Ben bir ünlü
idolüm fakat birinin hayatını yaşadığımı sanmıyorum. Artık gençler için bir
idol olamayacağımı biliyorum. Üstelik iyi ve havalı şeylerde iyi bile değilim.
Özgür olmak istiyorum. Muhtemelen bu konu hakkında çok fazla konuşmamın nedeni
de bu. Şimdi kendini bir rock yıldızı olarak da kanıtlayan bir idol olmak
istiyorum. Sanatçı ve idol yıldız arasındaki sınırı korumayı düşünüyorum.
*Siteden yazı çıkarmak ve alıntı yapmak yasaktır.
Muhabir: Hwang Sung Un
Fotoğraf: Lee Jin Hyuk
Çevirmen: Jessica Kim
Editör: Hong Ji You
Çeviri: Faye & IDPeaceP @FTurkey_Pri